Giriş
(12)

F1 araçları

garavel
Yahu bu arabaların yakıtları nasıl bitmiyor ? 2 saat boyunca hızlı fren sonra ani yapıştırma yapa yapa sürüyorlar yani maksimum yakıt sarfiyatı ile. Tam emin değilim ama hepsi en az 4-4.5 L motorlu araçlar, 700 beygir ölüsü. Hayır araçlar da küçük.Yahu bu yakıt nasıl bitmiyor?
Yahu bu arabaların yakıtları nasıl bitmiyor ? 2 saat boyunca hızlı fren sonra ani yapıştırma yapa yapa sürüyorlar yani maksimum yakıt sarfiyatı ile. Tam emin değilim ama hepsi en az 4-4.5 L motorlu araçlar, 700 beygir ölüsü. Hayır araçlar da küçük.

Yahu bu yakıt nasıl bitmiyor?
0
garavel
(19.06.22)
Motorlar 1.6 değil mi?
0
kisa
(19.06.22)
pit stopta fulluyorlar her seferinde?
0
icim urperiyor
(19.06.22)
Şimdi baktım da yarış başına 110 kilogram yakıt harcayabiliyorlarmış.
0
kisa
(19.06.22)
F1 araçları ortalama 46L/100km yakıyorlar. Yarışlar ortalama 300 km civarı oluyor. Depoları da 140L civarı. Ama ağırlık ve denge nedeniyle full depo yarışmıyorlar.
0
lancelot du lac
(19.06.22)
sarfiyatını falan bilemeyeceğim ama uzun zamandır pit stoplarda yakıt ikmali yapılmıyor
0
hadsafhada
(19.06.22)
yassah kardeşim pitstopda refuelling. yakıt tüketimi mortordan motora göre değişir. öyle çok public bir bilgi değildir. ama yarışlardaki toplam uzunluklardan anlaşılabilir az çok
0
cassey
(19.06.22)
1600 cc'lik motor kullanılıyor artık. o v12'ler 4-5 litrelik motorlar yok.
0
false pretension
(19.06.22)
netleştirmek için söylüyorum. pit stopta yakıt eklemek yasak. yarışa başladıkları yakıtla sona gidiyorlar.
0
NightBringer
(19.06.22)
İlk olarak motorlar 4-4,5 L değil, 1.6 turbo hibrit.
İkinci olarak 700 beygir değil, yaklaşık 1.000 beygir. Ama yakıt tüketiminin bunla pek alakası yok. VW'nin 150 beygir 1.5 motoru 75 beygir 1.4 motorundan daha az yakıyor mesela.
Üçüncü olarak araçlar küçük değil: preview.redd.it
Boyutu koca bir SUV kadar olan araca 1 kişi biniyor. Haliyle yakıt için oldukça fazla yer var. 150 litre yakıtı çok rahat alır bu araç.

ek: yakıt ikmali 2010'da kalktı.
0
himmet dayi
(19.06.22)
önceden yarış stratejisi de buna göre yapılırdı. fullenmez hafif şekilde tur atılır öne geçilir, fark eritilir ya da tek pit yapılır vs idi. şimdilerde galiba o iş kalkmış o güzel stratejik hamleler o güzel atlara binip gitmişler. önceden pit-stoplar daha uzun sürerdi zaten bu sebepten...


yakıt tekte alınıyor artık diye duydum ben, söyleyenlerin yalancısıyım.
0
susannah delgado
(19.06.22)
yanlış bilgileri düzeltmeye geldim, pit stop'larda yakıt doldurulamıyor.

kurallara göre bir arabanın yarışta maksimum harcayabileceği yakıt miktarı 110 kg. yakıtın yoğunluğu yaklaşık 0.745kg/l. yani yaklaşık 147 litre.

bir yarış uzunluğu da ortalamada 310 km. buna göre kullanabilecekleri maksimum benzini kullandıklarını varsaydığımızda 100 km'de yaklaşık 47 litre harcıyor arabalar.
0
king lizard
(19.06.22)
6 kere yakıt doldurulamadığı söylenmiş
7. olarak neden? güvenlik? o dolumdaki alev alma olayı 2010da mıydı, dün yaşanmış gibi bi görüntü
o halde 600kg civarıydı zannederim azami ağırlık sınırı da mı değişti, yakıt dahil mi o ağırlığa
0
comp
(20.06.22)
(15)

şeker bağımlılığından nasıl kurtulurum

kibritsuyu
ben bir şeker bağımlısıyım.insülin direnci var, simit şeklinde göbek var, grade 2-3 karaciğer yağlanması var, fazla kilo var (bmi: 35), diyabetik denecek ölçüde değil ama açlık kan şekerim de normalin üstünde (115-125 mg/dl). her şey var, yok yok.ama şekere ve şekerli gıdalara dayanamıyorum. dürtüyo
ben bir şeker bağımlısıyım.

insülin direnci var, simit şeklinde göbek var, grade 2-3 karaciğer yağlanması var, fazla kilo var (bmi: 35), diyabetik denecek ölçüde değil ama açlık kan şekerim de normalin üstünde (115-125 mg/dl). her şey var, yok yok.

ama şekere ve şekerli gıdalara dayanamıyorum. dürtüyor, ye beni diyor. irademe hakim olamıyorum.

hamur işlerine direnebilirim, ama nerede sevdiğim bir tatlı olsun, gofret olsun, çikolata olsun kendime hakim olamıyorum.

bari meyve yiyim, en azından vitamin de alırım desem, bir oturuşta 2 kilo portakal yiyebiliyorum, onda da sınırım yok, kendimi durduramıyorum. pis bir bağımlılık.

diyet yapayım diyorum. yediğim kalorisi hesaplanmış gıdalar hiç sorun değil, aç kalmak da sorun değil, ama açken tatlı göreyim o beni dürtüyor. yemeğin üstüne de illa ki ağzımı tatlandırma isteği geliyor. toksun işte yemekten yeni kalktın ayı, yeme o tatlıyı diyemiyorum. illa ağzıma çikolata atıyorum. bir dilim yesem neyse, gerisi de geliyor, hop bütün paketi gömüyorum. evde bulundurmayım desem, çocuk değilim ya çıkıp alıyorum anasını satayım. dur işte alma di mi, yok.

spor yapıyorum (düzenli değil, ara sıra). gidip 1 saatte 1500 metre yüzüyorum. çıkınca açım tabii. gaza gelmiş olduğum için sağlıklı şeylerle karnımı doyuruyorum, hadi hop üstüne yine tatlı bir şeyler yeme isteği. bütün o yüzdüğüm boşa gidiyor.

ofiste çekmecemde 3 büyük paket eti hoşbeş var mesela. yemekten sonra onlardan birini yiyecek olmak bana mutluluk veriyor. yemezsem rahatsız ediyor. açıp bir tanecik yesem bile paket bitmeden duramıyorum. hadi durdum, paketi katlayıp lastikledim, 5 dakika sonra sesleniyor bana oradan beni ye beni ye diye.

metformin de alıyorum doktor önerisiyle ama şekeri kesmedikten sonra o da faydasız.

ne yapayım ne edeyim de kurtulayım bu bağımlılıktan bir yol gösterin dostlar.

edit: al bu da soruyu sorar sormaz sözlük'te çıkmaya başlayan reklam: imgur.com
0
kibritsuyu
(11.03.22)
Tek ihtiyacınız olan şey güçlü bir irade. Şunu unutmayın hiçbirşeyin tadı sağlıklı olmaktan daha güzel değil.

Şu anda aksiyon almazsanız ilerleyen yıllarda çok sıkıntı çekme ihtimaliniz var. Bunları düşünün kendinizi alıkoyun. Emin olun bir süre sonra o kadar da şeker canınız istemeyecek.

Eğer şöyle birşey arıyorsanız bir ilaç alayım o ilaç sayesinde canım şeker istemesin az yiyeyim vs. öyle birşey yok. var diyenler de yalan söylüyor. bu işin kolay yolu yok. Kendinizi alıkoyacaksınız yemekten.

2 sene önce grade 2 karaciğer yağlanması olan ve hamur-şeker bağımlılığı olan birisi olarak yazıyorum bunları. Çok şükür karaciğer yağlanmam grade 1'e düştü. Üzerine çalışıyorum. 10 kiloya yakın da kilo verdim bu süreçte.

Kolay gelsin.
0
nuevo
(11.03.22)
21 günlük programlar var hatta böyle bi instagram sayfası var, isterseniz link atarım. 21 belki çok uzun gelebilir ama siz 5’le başlayın mesela, yemediğim kadarı kârdır diye düşünebilirsiniz.
Sık ve az yediriyor, sporu da sizinki kadar yoğun yaptırmıyor. Bence önceliğiniz şekerden uzaklaşmaksa egzersize abanmaya gerek yok şimdilik. Önce yemeyi düzenleyip hafif egzersiz eşliğinde vücudu kontrol altına almak daha doğru sanki.
0
megalomaniac
(11.03.22)
yemek saatlerinizi düzenleyebilirsiniz. her aklınıza geldiğinde yemek yiyemeyeceğinizi bildiğinizde bir süre sonra vücudunuz da alışıyor. ben tatlı sevmeyen biriyim ama bazen tatlı krizine girdiğim oluyor, o zamanlarda da yaptığım şey şu, bir gün kurusunu alıyorum bolca tarçına batırıyorum içine de yarım ceviz koyup yiyorum. hatta kendimi şımartmak istediğimde de hindistan cevizine batırıyorum bazen.

belki canınız tatlı çektiğinde bu şekilde 2 parça yerseniz idare edebilirsiniz.

olay tamamen kendi iradeniz aslında gerçekten. ben bu tatlıyı yemeyeceğim dediğinizde 2 hafta sonra zaten canınızın çok da istemediğini fark edeceksiniz.
0
susannah delgado
(11.03.22)
İki önerim var. Birincisi intermittent fasting, diğeri de yemekten hemen sonra diş fırçalamak.
0
chavezding
(11.03.22)
aslında metformin alıyorsanız bu isteğinizi kesmesi lazım? aldığınız doz ne kadar?

bir de muadil ilaçlar da denenebilir doktor kontrolünde, metformin eğer kısa süreli salınımlıysa -glifor gibi- belki de kısa sürede vücuttan atıldığı için etkisi az oluyordur ve yine tatlıya yöneliyorsunuzdur. yok, diaformin gibi uzun süreli salınımlı bir ilaçsa da, belki dozu az geliyordur. şu anda tamamen salladım ve doktor değilim, ama kimyasal reaksiyonlar açısından böyle düşündüm. çöok büyük yamuluyor olabilirim :/
0
pasp
(11.03.22)
sizin kadar olmasa da ben de tatlıyı çok seven bir insanım. kilo verme calışmalarına başlamadan önce dediğiniz gibi ucundan bir parça alayım dediğim çikolatanın tüm paketini gömüyordum vs.
(ayrıca bütün sülale şeker hastası ve azıcık kaçırsam bende de simitler cıkıyor.)

o zamanlar kilo verme hesabına düşük karbonhidratlı ketojenik benzeri bir seylere başladım. haliyle hem şekeri hem yüksek karblı ürünleri bırakmak asırı zor oldu. ilk 2-3 hafta baş ağrıları, halsizlik derken bok gibi geçti.

kendi deneyimimden bahsederek söylüyorum, bırakmaya karar verip uygulamaya başlayınca daha da kötüleşiyor ama irade ve istikrar önemli. cunku ucundan kaçırınca devamı geliyor. kendi yaptıklarımı yazıyorum.

1-yazmıssınız ama evde/ ofiste bulundurmamak asırı önemli. getir vb uygulamaları da silmek işe yarıyor.
dısarı cıkıp alma kısmı için irade dısında bir sey diyemiyorum. benim tembel olmam bu noktada işe yaradı belki :D
2-rafine şekerli market ürünleri yerine kuruyemiş (ufak paketlerde alınabilir) tüketmek şeker isteğimi azalttı.
3-yukarıda yazdığım gibi, öğünlerde düşük carblı beslenmek de etki etti bence.
4-bir de hem beslenme hem de spor için ,evet kısa süreli hedefler koymak önemli ama, uzun vadede sürdürmek, ara vermeden gelip geçici değil sürekli hale getirmek gerekiyor diye düşünüyorum.
(yani 5 gün spor yapmayıp 1 gün 1.5 km yüzmek değil de her gün 500 m yüzmek gibi.)
ne kadar düzenli olursanız o kadar kolaylaşıyor bence.
0
demoniclewinsky
(11.03.22)
valla bunun bir yolu yok ya, tamamen "mindset" ben cok uzun sureler sekersiz beslendim buna meyve de dahildi hatta.

intermittent fasting yardimci olur tabi onu yapacak irade de benzer bir irade, ne kadar az yersen seker tuketme ihtimalin o kadar azalir. seker gercekten uyusturucu madde gibi, ben ilk sekeri kesmeye basladigim zamanlari hatirliyorum (biraktim, tekrar tukettim, biraktim...) ama ilk bu konuya kafayi taktigim zamanlarda hatirliyorum usenmeden kalkip markete gidip eti canga falan alirdim insanin gercekten kafasina cakiliyor o seker ihtiyaci. sonra kendimi tuttum yani bir yolu var mi gercekten emin degilim ama 1 hafta - 10 gun gectikten sonra her sey daha kolay oluyor emin ol.

ayrica evde-ofiste sekerli paketli her seyi kaldir at, asla tekrar alma. bence bu is tamamen kafada bitiyor belli bir yolu yok ama uzun zamandir IF de yaptigim icin IF'le denemeni de tavsiye ederim.
0
bay b
(11.03.22)
Abi bu işi çözmen için bu işin mekaniğini çözmen lazım, sonra olay kafanda daha basit hale gelir.

İnsülin direnci nedir önce bunu bilmen lazım. Vücuduna aldığın şeker önce insülin yardımıyla hücrelere girer burada, enerjiye dönüştürülmek üzere depo edilir, fazlası da yağa dönüşür. Sen eğer fazla karbonhidrat alıp hücreleri dolduruyorsan ve o hücreleri boşaltmıyorsan hücrelerde şekere yer kalmaz, sen her şeker aldığında vücudun o şekeri hücreye sokabilmek için daha fazla insülin üretir, insülin şekeri zorla hücreye sokmaya çalışır ama senin hücreler dolu olduğu için bu bir işe yaramaz, bir süre sonra hücreler insüline direnç oluşturur ve en sonunda hiç tepki vermez; aldığın karbonhidrat direkt yağa dönüşür. İnsülin direnci budur.

Şimdi burada sence asıl problem nedir? Şeker bağımlılığı mı? Hayır. Senin sorunun fiziksel olarak hiç hareket etmemen. Ne dedim başta? Hücrelere enerji olarak aldığın şekeri boşaltman lazım. Yani hücrelerin boşalacak ki yeni gelen şekere yer kalsın, insülin de işini yapsın. Sen hep yiyip hiç enerji harcamazsın bir süre sonra direnç oluşuyor. Aldığın metformin de ne yapıyor koçbaşı gibi hücre kapısını açmaya çalışıyor zorluyor o arada vücut dengen bozuluyor ishal falan oluyorsun. Senin yapman gereken, ki insülin direncinin çözümü budur, hücreleri insüline duyarlı hale getirmektir, bu da körleşmiş hücreleri tekrar duyarlı hale getirmektir, bunun çözümü de hücrelerinde depo edilmiş ama kullanılmamış şekeri enerji olarak k kullanmaktır, bu da sadece günlük minimum 1 saatlik egzersizlerle olur. Çözüm bu. Yani senin yaptığın gibi arada bir yaptığın yüzme gibi değil.

Açıkçası bunun iradeyle kendini tutmanla bir alakası yok, sen kalori aldığında şekerin hızla yükselir, vücut onu hücrelere sokabilmek için bol bol insülin salgılar hücreye sokamayınca hepsini yağa çevirir kan şekerin düşer, sonra canın yine böyle şeyleri ister, bu bir kısır döngüdür. Ha burada şeker değil de başka bir şey yersen yine aynı şey olur zira sorun burada karbonhidrat alman değil, hücrelerinin kör hale gelmesi, çözüm de hücreleri tekrar duyarlı hale getirmektir, nasıl yapacağını da yukarıda yazdım zaten.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(11.03.22)
önce şöyle başla, mümkünse biri (daha daha mümkünse otoriter biri) sana porsiyon yapsın. hoşbeş'in deposu çekmecen olmasın. çevrendeki, senin hakimiyetindeki tüm abur cuburu teslim et. mutfakta ya da porsiyon yapan kişinin bildiği bir yerde dursun.

işin biraz önünü alırsan, tamamen kurtulmak için gücün, dayanağın olur. istersem yaparım moduna girersin. sen şu anda tamamen teslim olmuş durumdasın. bir anda çat diye kesemezsin. relapse yaşarsın.
0
gabe h coud
(11.03.22)
Ben size uyku saatlerinizi mümkünse en geç 22.30-05.30 aralığına çekmenizi tavsiye edeceğim.

Uykunun gece uyunması ve en karanlık ortamda uyunması, tabii bir de havası temizlenmiş bir odada uyunması, insanın iştahını ve tatlı ihtiyacını muazzam dengeliyor. Bunu yaşayarak gördüm. Kendinizi sırf uyku konusunda sıkı sıkı eğitseniz bile fazla kilonuzun en az üçte birini diyetsiz sporsuz verirsiniz.
0
muhayyer divan
(11.03.22)
ete aban. güzel et ye. yiyebildiğin kadar. kusana kadar et ye. şeker meker bi şey aramazsın.
0
alperz
(11.03.22)
"yemeğin üstüne de illa ki ağzımı tatlandırma isteği geliyor."

ben bundan sütlü kahve içerek kurtulmuştum. çay kaşığının ucuyla hindistan cevizi şekeri ekliyordum. sütün kendi şekeri de var zaten. akşam 6 gibi gelen tatlı krizimi dengeliyordu.
0
hakikatler bosluga bakan aynalar miydi
(11.03.22)
Geçici bir çare öneriyorum size: züber. Evet ben çikolata gofret türevlerinden züberw geçerek kurtuldum. Hem de bugün tam 1 ay oldu. İçeriğinde hurma kuru meyve daha doğrusu doğal şeker var. Nasıl istiyorsanız yine öyle yaşayın yiyin için ama aldığınız abur cubur lar züber olsun sadece. Şişkinlik azalıyor tatlıya olan saldırma hissi kayboluyor. Yemek sonrası illaki tatlı aranmak tarihe karışıyor. Evde paketi açılmamış cips çikolatalım duruyor. İrademi kutlayıp yemeden devam ediyorum. Züber denemeye karar verirseniz ilk önce fındıklı kakolusunu tercih edin. Çikolataya en yakın tad onda. Antep fıstıklı olan lokma ları ise aşırı güzel. Reklam gibi oldu ama gerçekten faydasını gördüm en azından deneyin derim.
0
buzbebek
(11.03.22)
Ekleme yapmak istedim bu aralar diyet yaptığım için belki başka okuyan eden olur tecrübe okumak motive eder. Yokluk hissinden kurtulmak için evde her şeyi bulunduruyorum. Mesela normal makarna da var tam buğday makarna da. Nutella da var gazoz da ayran da. Ben sağlıklısını tercih ediyorum. Ha ama istesem alırım yok değil elimin altında. Sizin için de öyle olabilir. Hoşbeşler çekmecede dursun. Onlar sizin. İstediğiniz zaman yiyebilirsiniz ama hem içeriği kötü hem de vücudunuza faydası yok.

Bir diğer yöntemim fakirlik oyunu. Diyelim canım dışarıdan pizza söylemek istedi. Kendi kendime diyorum ki ay sonu ve paran yok. Alamazsın. 40tl ise bir pizza 5 tane züber alırım 5 günlük arq öğün. Böyle böyle tamamen kafada kendimi kandırıp yemiyorum.

Saçma gelebilir ama kesinlikle etkisi oluyor.
0
buzbebek
(11.03.22)
ben kendim için yaptığımdan bahsediyim: oruç:)
din ile alakanızı bilmiyorum da ben önce nafile oruç tutaym dedim. Allah adına niyet alınca zorlanmadan tuttum. orucu bozamıyorum ya, pes edemiyordum. önce haftada 2gün (pzt-perşmebe oruçları) ve akşam yemeğimi gönlümce yiyip erken yatışa geçtim. zaten meşguldüm. meşguliyette olunca bu 2 günleri arttırdım. Kaza oruçları vs diye. sonra oruç tutmadığım günlerde bu şekilde beslenmeye başladım. günde 2 ögün ve öğün aralarında açlık süreleri uzun şekilde bazen de tek öğün. bu aslında intermittent fasting oluyor ama irade devreye giriyor ya. if yapıncada biyerde irade kırılıp "eee başlarım böyle işe" oluyordu.yine kısır döngü. bi kırılınca nasılsa bozdum diye başa sarıyordum. if'ten farklı olarak diğer türlüsünde orucu bozana kadar yiyemiyorum ya, oruç bozulacak, kazaya kalacak diye diye ben yeme düzenimi oturttum. o beni terbiye etti. ve cidden bir süre sonra önümde en sevdiğim şey bile dursa "ben istemiyorum" diyebiliyordum. yemeğin peşine düşüp km tepen insandım. aç bile durabilirim. açlıkta ayılıp bayılmıyorum, öyle rahat ettim ki. bir şeyi geri çevirmek, "canım çekti-istedi" gibi şeylerin olmaması. ramazan ayı da geliyor ya, Nisan 2'de. eğer oruç tutan birisiyseniz o zamana kadar haftada 2 günle başlayıp fullemeye çalışın. tüm gün bir şey yiyemeyince:)) anca akşam abanırsınız. onda da bir-iki derken artık hergün öyle abartmazsınız. sizi tıkıyacağı için mecburen, canınız öyle istediği için hafif şeylerle geçirmiş olacaksınız ve bi bakmışsınız kg vermişsiniz. bi de yürüyüş ekleyince. min 7500adım:)) iradeyi kıramama durumunda imana gelip böyle bi yöntem kullanabilirsiniz.
ben tek öğün besleniyorum, o da akşam yemeği. bi organizstyon falan varsa 2 öğün oluyor. öyle dengeliyorum. if herkes için çok uygun bence. yaşam şekline adapte edince miis. bir ton öğün yiyemiyorum artık ve "canım çekti" olayı yok.
0
halboyle
(11.03.22)
(6)

İnstagramdan insan silme ama fark ettirmeme

Mirabel
Merhaba instagramımda çok gereksiz insanlar olduğunu farkettim özellikle iş yerinden kişileri silmek istiyorum. Ama bunu yaparken yeni hesap açmak istemiyorum. kimsenin farketmemesi için hangi adımları takip edeyim. Eksiğim varsa yazar mısınız? Profilim kapalı1. Listenden çıkarmak istediğin kişiler
Merhaba instagramımda çok gereksiz insanlar olduğunu farkettim özellikle iş yerinden kişileri silmek istiyorum. Ama bunu yaparken yeni hesap açmak istemiyorum. kimsenin farketmemesi için hangi adımları takip edeyim. Eksiğim varsa yazar mısınız? Profilim kapalı

1. Listenden çıkarmak istediğin kişileri blokla (bloklayınca eski mesajlar da siliniyordur umarım. Siliniyor mu?)

2. Profil fotosu bi müddet kaldır, hesap adını başka bi isim yap.

Aklımdakiler: geçmişte etiketlendiğim fotolardan yeni adımı bulurlar mı?
Neden bu kadar detaylı soruyorum çünkü yöneticilerimi de sileceğim. Ben eklemiyorum onlar ekliyor ve kabul etmek zorunda kalıyorum malum. Düşman çekmek istemem.

Bu işin en temiz yolu nedir?
0
Mirabel
(11.03.22)
instagram hakkında çok bilgim yok ama twitterda dediğiniz işleme soft block deniyor.

Hesabı engelleyip engeli kaldırınca sizi takipten çıkıyor karşı taraf. Herhalde instagramda da böyledir. Mesajların silineceğini sanmıyorum. Profil fotosu kaldırmak vs gerekli mi emin değilim :) karşı tarafla eklememiş gibi oluyor sonuçta.

Evet bulurlar muhtemelen etiketli fotolarda yeni alınan kullanıcı adı genelde gözüküyor benim gördüğüm. Ama instagramı olan biri daha net yardımcı olur herhalde...

ben olsam engeller engeli kaldırırdım hiçbir yöneticimin vs ben bunu eklemiştim bu bana soft block atmış diye takip edeceğini sanmıyorum. Tekrar ekleme ihtimalleri var bir tek bu durumda.
0
susannah delgado
(11.03.22)
Takip ettiklerin ya da takipçilerin listesinde olmalarından ziyade görmek rahatsız ediyorsa hikayelerini ve gönderilerini sessize alabilirsin ilgili kişini profil sayfasından.

teloji.com

Bunu fark etmeleri mümkün değil.
0
himmet dayi
(11.03.22)
aynı şekilde kişiyi kısıtlıyabiliyorsun, takipten çıkartmıyor ama görmüyorsun da görmüyorda
0
selam
(11.03.22)
uzamn değilim ama

2.seçenekte başka hesaba dönüşsen bile takipten çıkıp çıkmamak onların elinde. çıkmazlarsa ne olacak?

ayrıca eski hesapla devam etmek -eğer telefon numaranızı hesap açarken kullandıysanız veya facebooka/metaya bi şekilde telefon numaranız bulaştıysa çözüm değil. çünkü siz yapmasanız bile karşı taraf (numaranızı bildiklerini varsayarak yazıyorum) rehberimi senkronize et diyip sizin numaranıza ait instagram hesabını bulabiliyor.
0
rewlack
(11.03.22)
farketmemek diye bir durum yok
takipten kaldır tekrar istek gönderirseler dikkate alma
0
bir soru sorcam
(11.03.22)
hesabi once engelleyip sonra engeli kaldirmaya gerek yok. o uc nokta kismindan takipciyi kaldir diyebiliyorsun direkt olarak. (yani bu kisim seni biri takip ediyor mu onu da gormeye yariyor)

etiketlendiginiz fotograflardan bulabilirler ismi degistirirseniz ama etiketi de kaldirabiliyorsunuz.

aman aman istemiyorsaniz bu ikisini yapin sonra da kullanici ismi-fotoyu degistirin sanki hesabi kapatmissiniz gibi olur, bence zaten her gun story filan atmiyorsaniz fark etmezler bile.
0
supergirl
(13.03.22)
(1)

Altyapı olmayan yerde internet tavsiyesi

grgn
Adsl, vdsl, fiber...hiçbir kablonun bulunmadığı, telefonun çektiği ve elektriğin olduğu bir yerde hangi interneti önerirsiniz? Operatörlerin 4.5G modemleri ve Uzaynet seçenekleri var benim bulabildiğim. Uzaynet'in sınırsız olması avantaj, operatörlerde sınırsız yok. Kullanıp da memnun kaldığınız, so
Adsl, vdsl, fiber...hiçbir kablonun bulunmadığı, telefonun çektiği ve elektriğin olduğu bir yerde hangi interneti önerirsiniz? Operatörlerin 4.5G modemleri ve Uzaynet seçenekleri var benim bulabildiğim. Uzaynet'in sınırsız olması avantaj, operatörlerde sınırsız yok. Kullanıp da memnun kaldığınız, sorunsuz çalışan bir seçenek var mı?
0
grgn
(11.03.22)
Bizde superonlinenın superboxı var yazlık için kullanıyoruz. fena değil, bağlantı vs konusunda iyi 10 mbps hızı var. Kotasız. 210 tl civarı aylık bir ödemesi var modemle beraber. Bazen yazları yoğunluk arttığı zaman şebekede, hız düşebiliyor ama onun dışında büyük bir sorununu yaşamadık.
0
susannah delgado
(11.03.22)
(14)

konuşurken / yazarken eski kelimeler kullanıyor musunuz?

duster
Mamafih, vâkıf, beynelmilel, mütevellit, beyhude, namütenahi, bilakis, haddizâtında, müşkülpesent gibi? Varsa siz hangi kelimeleri kullanıyorsunuz?
Mamafih, vâkıf, beynelmilel, mütevellit, beyhude, namütenahi, bilakis, haddizâtında, müşkülpesent gibi? Varsa siz hangi kelimeleri kullanıyorsunuz?
0
duster
(10.03.22)
Kullanmıyorum, çok gereksiz.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(10.03.22)
Yazdıklarınızdan namütenahi ve haddizatında hariç tümünü kullanıyorum ben konuşurken ve yazarken. Bir kısmı eski veya az kullanılan gibi gelmedi bana. Beyhude, bilakis ve vâkıf kelimeleri sıklıkla kullanılıyor bence.
0
pispinti
(10.03.22)
vakıf, mütevellit ve bilakis anlattığım şeye bir lezzet katmak istediğimde bilerek kullandığım sözcükler ama genelde daha modern sözcüklerle iletişim kurmayı tercih ederim.

kullandığım tek eski kelime tahayyül onun da tam bir karşılığı yok diye kullanıyorum.
0
evde liyakat kalmamis
(10.03.22)
Yazdıklarından vakıf, bilakis ve bazen mütevellit kullanıyorum. Bunlar dışında; zira, şayet,keza gibilerini kullanıyorum.
0
helena
(10.03.22)
Bunların bazıları eski kelime sayılmaz, örneğin *vâkıf* yerine kaliteli bir karşılığınız var mı? Beyhude ve bilakis de öyle.

Muhayyel, mütereddit, muntazam, hissi kablelvuku, aşina, muhkem, dört başı mamur gibi kelimeleri de konuşma ya da yazılı iletişimin içinde doğallıkla, yeri geldikçe 'münavebeli' olarak kullanıyorum :)

Gereksiz olduklarını düşünmüyorum, bilakis belli bir nüansı ifade ediyorlar ve dili sadeleştirme ya da basitleştirme kapsamında aslında zenginliklerimizi kaybettiğimizi düşünüyorum.
0
kaptankedi
(10.03.22)
Kullanıyorum ve beni bu sebeple yapmacık olmakla suçlayan hocama da çok kızmıştım. Çünkü öğrencisini tanımadan tek bir ödev üzerinden suçlamıştı. Konuşma dilinde de zira, bilakis, menfi, o vakit, şayet, keza gibi kelimeler kullanıyorum.
0
photo85
(10.03.22)
Genelde kullanmiyorum. Kulanan oldugunda kendini cok cabuk ele veriyor, zira cumlenin/anlatimin geri kalani ilkokul 3 seviyesinde falan oluyor cok bilincli degilse. O yuzden riskli.
0
hot potato
(10.03.22)
Ziyadesiyle, bilakis, mutevellit, bizatihi.
Bu arada "bizatihi" ifadesini cogu kisi yanlış kullanıyor:)
0
stavro
(10.03.22)
Kullanmıyorum, kullananlardan da rahatsız oluyorum. Bir şeyi ifade etmenin daha açık yolları varken birçok kişinin bilmediği kelimeleri kullanmak mantıksız geliyor bana.
0
anladespina
(10.03.22)
Bir ara söz konusu yerine sürekli mevzu bahis diyordum onun haricinde pek kullanmıyorum eski kelimeleri. Kullananlardan rahatsız olmuyorum ama.
0
Fusha
(10.03.22)
konuşurken hayır, yazarken bazen.

konuşurken aralara zorlama arapça sözcükler sıkıştırmak bunu yapan bir akademisyen falan değilse bana direkt akp'yi ve neo osmanlıcılığı çağrıştırıyor.

(bkz: hasbihal etmek)
0
bohr atom modeli
(10.03.22)
Tezahür, beyhude, tasavvur, haletiruhiye, ilanihaye, muteber, keza, bilakis, sükunet, nev ("her nevi"deki nev), icap, mesuliyet, vazife, afaki, insicam, teferruat, tafsilat, müteşekkil, vesile, nizam, mukaddesat, ekseriyet, vecibe, ziyade, dereke... Gider bu böyle. Konuşurken pek bulaşmam, dilimin ucuna gelirler ama geri itmesini de bilirim çoğu kez. Yazarken daha geniş bir serbestlik tanıyorum kendime. Yapmacık ve bilgiç görünme kaygımdan sıyrılıyorum. İçimde uyuklayan cumhuriyet dönemi aydını özgürce at oynatabiliyor satırlarda.
0
huçi kuçi
(10.03.22)
Kullanmıyorum yaşlı hissettiriyor :(
0
Corpsebridee
(10.03.22)
Yazarken çok kullanıyorum.

Mamafih, vakıf, bilakis, keza, hakeza, zira bunlar var özellikle bende de.
0
susannah delgado
(10.03.22)
(2)

ingilizce kurs süreci

gazozailacatmauzmani
2 hafta önce ingilizce kursuna başladım. elementary de ilerliyorum şu anda. yalnız kafama takılan nokta, dersde, alıştırmalarda falan gayet güzel ilerliyoruz. ancak bunu konuşma aşamasına taşımak nasıl oluyor? kurs sonucunda 4 ay boyunca alıştırmaları kitapları tamamlayıp cümle kuramayacak, hiç konu
2 hafta önce ingilizce kursuna başladım. elementary de ilerliyorum şu anda. yalnız kafama takılan nokta, dersde, alıştırmalarda falan gayet güzel ilerliyoruz. ancak bunu konuşma aşamasına taşımak nasıl oluyor? kurs sonucunda 4 ay boyunca alıştırmaları kitapları tamamlayıp cümle kuramayacak, hiç konuşamayacak şekilde bitireceğim diye ödüm kopuyor
0
gazozailacatmauzmani
(10.03.22)
Konuşma aşaması için önce İngilizce cümle yapısını, tense'leri bilmen gerekiyor. Bir de kelime bilgini artırman gerekiyor. Bunları öğrenirken cümle kurmaya başlarsın. Bir de kimse sana bilgiyi hazır vermez. Gerekirse hocaya İngilizcede şu cümleyi nasıl deriz diyeceksin, öğreneceksin.
0
dissendium
(10.03.22)
biraz kulak aşinalığı oluşturmaya çalışırsanız daha hızlı ilerlersiniz.
0
susannah delgado
(10.03.22)
(11)

Bacaklarim kuruyor!?

bir ileti paylastim
Selam. Her gun dus aliyorum, inanilmaz kurudum cok kasiniyorum. Neyle yikanayim neyle nemleneyim?Dus jeli, dogal zeytinyagi sabunu vs rutinim. Tesekkur
Selam.

Her gun dus aliyorum, inanilmaz kurudum cok kasiniyorum. Neyle yikanayim neyle nemleneyim?
Dus jeli, dogal zeytinyagi sabunu vs rutinim.

Tesekkur
0
bir ileti paylastim
(07.03.22)
Sık duş almak da kuruluğa neden olur. Her gün duş almayın.
0
dissendium
(07.03.22)
Super secenekmis aslinda. Bi dusuneyim:)
0
🌸bir ileti paylastim
(07.03.22)
Her gün duş almayın..alsanız bile sadece su kullanın
Bi bepanten losyon baya iyi
0
photo85
(07.03.22)
Her gun dus almanin buna sebep oldugunu biliyorum, cok naziksiniz.

Aksi durum mumkun olsa zaten oyle yaparim ama insanlar koltuk altimda yatarken calisiyorum, cogunuz gibi daha seyrek dus alma luksum yok. Ille sizi ikna etmem gerekiyorsa:/

Bepanthen kullaniyorum, neutrogena hydro boost kullaniyorum, excipial lipo da kullaniyorum ama uzun omurlu olmuyor
0
🌸bir ileti paylastim
(07.03.22)
Benim kullandığım nivea repair and care vücut losyonu vardı. O fena değildi.Deneyebilirsiniz belki.
0
susannah delgado
(07.03.22)
Dus filtresi dusunebilirsiniz.
0
nefertarii
(07.03.22)
her gün duşa girmemek değil de bacakları her gün sabunlamamak biraz azaltabilir belki. üst gövde sabunlanır, bacaklar da sadece su ile idare eder.
nivea'nın filan nemlendirici duş kremleri vardı. belki onlar biraz işe yarar.
0
d e j i n
(07.03.22)
Atopik cilt tipi diye bi araştır benzer bir şeyse ona göre bi yol çizebilirsin.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(07.03.22)
Excipial lipo diyecektim, zaten demişsiniz. Düzelme görene kadar günde 2-3 kere kullanın, düzeldikçe günde 1'e indirirsiniz.
0
kobuzchu kiz
(08.03.22)
www.hepsiburada.com


www.hepsiburada.com

Qynı sorun bende de var. Sık duş alıyorum ve vucudum komple kuruluktan kaşınır. Yukarıdaki ürünleri kullanmaya başladıgımdan beri kuruluk azaldı. Şampuanı duş jeli gibi kullanıyorum. Mis gibi bebek kokuyor:) losyonu da cildim biraz nemliyken sürüyorum ama ihtiyaç duyulam her an sürülebilir. İsterseniz bunları deneyebilrsiniz.
0
nick konusunda kararsizim
(08.03.22)
duştan sonra krem sürün bende de aynı problem var bir nebze sorunumu çözüyor
0
Hallegadola
(08.03.22)
(12)

Sonradan düzenli olabilmek mümkün mü

cilekli krep
Kendimi bildim bileli dağınık bir insanım ama dağınık bir evde kendimi mutlu huzurlu hissetmiyorum. Ev dağılıyor sonra topluyorum. Yani evi dağıtmamayı bir türlü başaramıyorum. Hele çocuktan sonra iyice tepetaklak gidiyorum. Tavsiye edeceğiniz bir şey var mı?
Kendimi bildim bileli dağınık bir insanım ama dağınık bir evde kendimi mutlu huzurlu hissetmiyorum. Ev dağılıyor sonra topluyorum. Yani evi dağıtmamayı bir türlü başaramıyorum. Hele çocuktan sonra iyice tepetaklak gidiyorum. Tavsiye edeceğiniz bir şey var mı?
0
cilekli krep
(07.03.22)
kendimi gördüm. mümkün değil
0
birmilyonunvarmi
(07.03.22)
Aktif olarak kullanmadiginiz her seyden kurtulmak. Az esya, az daginik.
0
sopiro
(07.03.22)
Dağınıklık olacak zaten, bunun önüne geçilemez. Mühim olan aldığını yerine koyabilmek, biraz tertipli davranmak. Bazı şeyler alışkanlık ve huy olarak geliyor. Yani kimisi içten gelerek düzgün bırakıyor herşeyi, kimisi ise hiç umursamadan dağıtıyor.

Bence sizin durumunuzda çözüm kolay. Dağınıksınız ama bundan memnun değilsiniz ve evinizi topluyorsunuz. Dağılmaya müsait, ufak tefek şeyleri kullanım sonrasında yerlerine geri koymak, büyük temizlik yerine günlük 10-20 dakikalık hızlıca bir ortalığı temizlemek işinizi görür. Ayrıca evinizi en iyi siz bilirsiniz, azıcık gözlem yapın :)

Bir dipnot, @birmilyonunvarmi'a bir noktada katılıyorum aslında. Bazı şeyler değişse bile tam olarak istenilen seviyeye gelinemeyebilir. Bunu bilerek de yaşamak lazım biraz.
0
burka
(07.03.22)
Aslında şöyle bişey oldu annemle 1 sene yaşadım. Sofrayı ben toplamazsam annemin toplayacağını bildiğim ve bunu istemediğim için her gün mutfağı topladım. Ama şimdi 10 dk sonralar hiç bitmiyor. :(
0
🌸cilekli krep
(07.03.22)
evet, mümkün.

bulaşık çıktığında makine doluysa tezgahta ya da lavaboda bırakacağın için dağınıklığın başlangıcı olur. 2 tabaktan bir şey olmaz dersin ama 3-5 parça bulaşık bile dağınık gösterir. bulaşık makinesi temiz ve dolu kalmasın. yıkama bitince yerlerine yerleştir. bulaşık çıktıkça 2 sn suya tutup makineye yerleştirirsin. tezgahın hep temiz kalsın. yatağını her sabah yap. her gün 10 dk süpürge çalıştır. evin bir kısmı temiz kaldığında evin genelini temiz tutmak daha kolay geliyor.

günün nasıl geçtiğini anlamıyorsan, alarm kurabilirsin.
0
gabe h coud
(07.03.22)
Sanırım üşengeç insanlar dağınık oluyor. Üşengeçligi yenmeye çalışırsanız düzeltebilirsiniz kendinizi.
0
Fusha
(07.03.22)
Ben eskisine gore daha düzenliyim. Hala düzenli bir adamin diyemem ama eskisine gore kesinlille daha düzenliyim. Sonradan da oluyor kafaya koyarsan.

Kendi kendime soyle diyorum, bunu su an kalkip duzenlemezsen boyle kalacak gunlerce, sunu duzeltemeyecek kadar tembel olursan bi yere varamszsim bu hayatta diye kendime uysri yapiyorum, sonra haklısın diyip kalkip duzenliyirum mesela.

Mesele usengeclik+1 usengecligi yenmeye calis.
0
stavro
(07.03.22)
Mümkün. Yeterli sayıda dolap ile başardım
0
photo85
(07.03.22)
bildiğin çöp evde yaşıyor gibiydim, en cicili yıllarım öyle geçti, bir şeyler oldu bana ve evi komple tadilata soktum, bu sırada 5 gün boyunca evden eşya attım, içini istediğim hale getirdim, şimdi eksiye göre öok daha topluyum.

1 - az eşya ile daha az dağılıyor.
2 - en az 3 günde bir etrafı biraz toparlıyorum.
3 - bir iş yaparken gözüme bişi takılırsa işim bitince elime bezi alıp hemen siliyorum veya toparlıyorum.

bu şekilde eğer belirli etkinlikler için ortalığı toparlamam gerekirse sadece yarım saatimi alıyor temizlik dahil.

eskiye göre çok daha topluyum, ama hala tam bir derli toplu disiplinim yok. çok derli toplu her şeyin yerli yerinde simetrik vs. gibi evler garip geliyor sanki hiç hayat yokmuş gibi. biraz dağınıklık evde hayat varlığını gösteriyor bence.
0
selam
(07.03.22)
Evde fazla eşyam yok ama her şeyin bir yeri olmaması yani kısıtlı depolama alanı biraz sorun yaratıyor galiba. Photo85 yazınca biraz düşündüm bu sonuca vardım. Tabii ki üşengeçlik de var. Umarım ben de bir gün ben de düzenli olmayı başarabilirim
0
🌸cilekli krep
(08.03.22)
olay tamamen üşengeçlikte. ben de böyleydim, kafama vura vura öğrettiler ehhehe. iyi ki de yapmışlar.

Klasik olacak ama, aldığın eşyayı işin biter bitmez yerine koyunca ev gerçekten çok da dağılmıyor. Bir de diğerlerinin de dediği gibi, minimum eşya en güzeli. Bu minimum eşyayı güzelce düzenlemek, kutulamak, etiketlemek vs. çok iş görüyor.
0
susannah delgado
(08.03.22)
kimse belirtmemiş ancak sizin sorun Freud’un psikoseksüel gelişim kuramında açıklanıyor. Anal dönemde saplantı geliştirmiş olabilirsiniz. gelişim evrelerini incelerseniz şöyle bilgilere ulaşabilirsiniz,
“ Anal Dönem
1-3 yaş arasındaki dönemdir. Dışkılamanın olduğu organ haz kaynağıdır. Çocuk anal kasları ile dışkısını “tutma” ve “bırakma” alışkanlıklarını kazanır. Çocuk ya tamamen tutar ya tamamen bırakır. Çocuk, böylece bu dönemde çevreyi ve kendini kontrol etmeyi öğrenir. Katı ve cezalandırıcı tuvalet eğitimi verilmesi, çocuğun bu döneme bağımlı kalmasına neden olur. Çocuk da yıkıcılık, dağınıklık, kızgınlık gibi sonuçlara yol açar. Bu dönemin sorunsuz atlatılması durumunda kişi kendini kontrol etme, olumlu ilişkiler kurma, özgürce seçim yapma, karar verme, yeni deneyimlere karışma özellikleri gelişir. Yetişkin yaşamında, kişinin aşırı düzenli olması, aşırı dağınık olması, cimrilik, saldırganlık, uyum, inatçılık, bağnazlık, kararsızlık bu döneme yönelik kişilik özelliklerini içinde barındırmaktadır.”
kişisel görüşüm saplantıların bilinçaltında atlatılması kolay değildir, ama gündelik yaşamda üzerine gidilip hafifletilebilir tabi.
0
bugisme
(08.03.22)
(10)

kedi sahiplenmek

kimwexler
lütfen sadece kedisi olanlar yanıt versin. aslında kedi sahiplenme fikrine uzak olup yine de kedi sahiplenip aslında gayet iyi idare eden ve sandığı gibi uzak olmadığını fark eden, kararından dolayı aşırı mutlu olan var mı? iyi bi bakıcı/sahip/arkadaş artık adı neyse olmak için illa aşkla mı istemek
lütfen sadece kedisi olanlar yanıt versin.
aslında kedi sahiplenme fikrine uzak olup yine de kedi sahiplenip aslında gayet iyi idare eden ve sandığı gibi uzak olmadığını fark eden, kararından dolayı aşırı mutlu olan var mı? iyi bi bakıcı/sahip/arkadaş artık adı neyse olmak için illa aşkla mı istemek lazım bunu en başta? kimlerin asla kedi sahibi olmaması lazım? bu son soruya verilebilecek bariz yanıtlar vardır, psikopatlar kedi sahibi olmasın, ekonomik durumu kötü olanlar olmasın gibi. bunu sormuyorum, daha spesifik, nüanslı şeyler var mı diye soruyorum, mesela yalnız uyumayı sevenler kedi sahibi olmasın gibi.
0
kimwexler
(06.03.22)
Ben kardesim istedigi icin (ayni evde yaşıyorduk) bazi sartlar karsiliginda kabul etmistim mesela. Herhangi bir sorumluluk almam kedi ile ilgili diyordum şuan uc kedimiz var. Ikisini sokaktan ben getirdim. Evet asiri mutluyum iyi ki yapmisiz boyle bir sey.
Esyaya anlamsiz bir anlam veriyorsaniz, vay kedinin patisi takildi elbisem delindi, perdeyi yirtti, bunlari dert edecekseniz belki almamaniz yerinde olabilir. Ama kedi var kedi var. Kimisi cok uslu kimisi yaramaz oluyor. Bunlar hic olmayabilir de.
Temizlik toz tuy gibi ince tasalariniz varsa da belki almamaniz yerinde olur. Ama bence bunların hic biri kedinin var olmasinin verdigi mutlulukla kiyaslanamaz. (Benim gozumde)
0
a perfect lie
(06.03.22)
Kedi her yeri tuy yapar, bazen gece uyutmaz cesitli sebeplerle, kimisinin kotu huylari olur cok ugrastirir maddi manevi zarar verir. Mesela cok sevdigin bir esyayi sebepsiz yere atip kirabilir.

Boyle zahmetlere giremiyorsan hele bir de kedi de istemiyorsan sahiplenilmez bosver
0
floydian
(06.03.22)
Ben hiç aklımda yokken ansızın sahiplenmiştim. Kedi bakımı konusunda hiçbir deneyimim yoktu.
Deneye yanıla öğrendim :)
Temizlik konusunda çok hassassanız kedi sahiplenmemeniz daha iyi olur.
Her gün eve geliş saatleriniz düzensizse, gece dışarıda kalma, uzun seyahatlere çıkma durumlarınız oluyorsa da sahiplenmemeniz daha iyi olabilir. Ha ben bunları yapmıyor muyum, yapıyorum :d 24 saat nöbetlerim oluyor mesela, annem ilgileniyor kedimle. Seyahat durumu olursa da benim kadar iyi bakacağını düşündüğüm biri var yani. Böyle biri varsa kedi sahiplenebilirsiniz mesela.
Kedinin masrafları, tüyü, evde devirdiği eşyalar (evimde biblo, lambader yok, sınırlı sayıda tablo var kedim sayesinde;)), veteriner ziyaretleri vs hiçbiri değil de onun ömrünün benden daha kısa olduğunu bilmek yaralıyor beni. Bir gün onu kaybedeceğim gerçeği ve çekeceğim acı beni tüm bu ıvır zıvırdan daha çok endişelendiriyor.

Ondan sonra bir daha kedi sahiplenebilir miyim bilmiyorum...
0
art pepper
(06.03.22)
Alerjisi olan almasın derim :)

Gerçi sonradan da alerji olabiliyor. Ben 5-6 yıldır kedi bakıyorum ama son bir yıldır alerjim çıktı, ilaç kullanıyorum. Aerius bir tane de adını unuttum o var. Neyse bazen her gün ilaç almam gerekiyor bazen de iki üç günde bir.

Kedinin benim için tek zorluğu var açıkçası, o da tatil zamanı 1000 km yol yapıyoruz hayvanlarla. Hem onlara zorluk hem bana zorluk. Tatilde bırakacağınız biri yoksa sahiplenmeyn derim.
0
Fusha
(06.03.22)
Bu çok şans işi gibi bir şey. mesela bizim kedimiz 5 yaşına girecek yakında, 40 günlükten beri bizimle birlikte. Şimdiye kadar bir tane eşyayı devirip kirmisligi, bir yeri tirmalamisligi yoktur. Herhangi bir kuralı çabucak öğrenir ve yapar. Kuru maması dışında hiçbir yiyecek ile ilgilenmez. Maması da odasında şeffaf bir kutuda, bizi bekler vermemiz için. Öyle masaya atlama olayları vs de yok yani.

Hatta geçen haftadan örnek vereyim, hala içimde vicdan azabı nedeni çünkü. Plansız bir şekilde arkadaşlarımızda kaldık; bir gün tam gün evde tek basinaydi. Yine de plansız olduğu için eve erken dönmeye karar verdik ki iyi ki de öyle yapmışız; tuvaletinin olduğu banyonun kapısını kapalı unutmuşuz (5 yıldır ilk kez böyle bir şey yaşanıyor. Normalde elli kere kontrol ederiz). Eve girer girmez nereye tuvaletini yaptı acaba diye düşündüm ve çok çok üzüldüm. Yavrum 1 gün boyunca tutmuş tuvaletini, hiçbir yere yapmamış ya, ki yapsa hakkiydi. Böyle akıllı olmasının yanında sizin için sorumluluk nedeni aynı zamanda.

He bizimki bu kadar akıllı diye her kedi böyle mi? Hayır. Bizimki tamamen bizim şansımız. Arkadaşlarımın boydan boya perdeleri yırtan, evdeki tüm yemeklere atlayan, tek başına evde kalınca evi birbirine katan kedileri var. Kuzenimin kedisi tüm parkeleri kemirmisti mesela.

Tüy döküyor mu? Döküyor. Bunun için iyi bir robot süpürge, kurutma makinesi, kaliteli mamalar ve vitaminlere yatırım yaptık biz. Büyük ölçüde azaldı ama bahar aylarında tüy döküyor. Bu kedili bir evde illa ki olacak. Ben de saç döküyorum mesela. Çok uzun süre tek kalırsa oyun oynamak istiyor. İlgi istiyor.

Bu kadar akıllı olmasa yine de sever mıydım? Tabii ki. Sahiplenirken kavun olmadığı için nasıl bir karaktere sahip olacağını bilmiyorduk. Buna rağmen her şeyini kabul ederek aldık. Hem kendi karakteri hem de yetişme şekli nedeniyle biraz da böyle oldu. Çocuk gibi düşünün. Surekli sorumluluğunu kabul etmeniz ve ona zaman ayirabilmeniz en önemli kıstas bana kalırsa.

Edit: alerji ve tatildeyken bakacka biri olmasına da +1 vermeliyim. Benim alerjim olduğu için (aklınıza gelebilecek çoğu şeye) kedime de var tabii ki. 2 egunde bir alerji ilacı içiyorum bu sebeple. Ve tatile giderken bırakacak birileri yoksa çok zor olur.
0
fraise
(06.03.22)
yavru kedi düşünüyorsanız eğer bakımı ilk aylarda zordur, işe/okula gitmeniz gerekiyorsa sahiplenmeyin.
0
lament
(06.03.22)
Sizi gayet iyi anlayabiliyorum. Tabii merak ettiklerinizin tek bir yanıtı yok, kişiye, kediye göre değişir. Kendimce yanıtlamaya çalışayım.

Kısa cevap; iyi ki kedi almışız.

Çocukluğumdan beri hep sokakta kedi bakar, ailemden gizli eve sokmaya çalışırdım. Evlendikten sonra da hep istedim ama eşimi ikna edememiştim 2 sene öncesine kadar. O da kedileri sever ama neticede ömürleri bize göre kısa olduğundan kediye bağlanıp onu kaybedince yaşayacağı üzüntüyü düşünür, eve almak istemezdi. Nihayet o da kararını değiştirdiğinde o kadar çok kedi isteyen ben panikledim, nasıl bakacağız, biz işteyken ne olacak, rahat uyku uyuyabilecek miyiz, temizlik nasıl olacak (toz/tüy ve eşyalar konusunda kıl bir adam[d]ım) gibi bir sürü soru vardı aklımda. Kedilerin manyak hayvanlar olduklarını bilsem de 7/24 birlikte yaşamak farklı oluyor. Ben mesela artık eskisi kadar toz/tüy ve eşyalar konusunda takıntılı değilim, biraz saldım artık ve daha rahatım. Çünkü kedi söz dinlemez, gider yine o koltuğun köşesini kemirir, oyuna davet eder ve iştirak etmezseniz gider kızdığınızı bildiği bir şeyler yapar. Tabii bunlara önlem alabilirsiniz belki ama kedi yine bir alternatif yaratıyor zamanla, o yüzden kediyle birlikte yaşamaya devam etmek istiyorsanız salıyorsunuz kendinizi. Kedi insanın sivri yanlarını törpülüyor. Denemeden bilemeyeceksiniz bazı şeyleri. Bu arada eşim de kedi eve geldikten sonra o kadar çok sevdi ve bağlandı ki, iyi ki var diyor. O benim kadar istekli, kedilere aşkla bağlı birisi de değildi başta.

Yalnız uyumayı sevenler örneği mesela, kimi kedi yatağın içine girer, size yer bırakmaz, uyutmaz, gecenin bir yarısı oyun ister bağırır, kimisi (bizimki mesela) gelir komodinde yatar, sabaha kadar gıkı çıkmaz. Kimisi eşyaları parçalar, kimisi miskin miskin oturur. Çeşit çeşit kedi var ama bazı ırkların bazı özellikleri daha baskın olabiliyor. British’lerin tekirlere göre daha sakin olması gibi.

Özetle kedi eve girince insanın hayatı dramatik şekilde değişiyor, ister istemez kedi evin merkezi oluyor. O yüzden kişisel alanınıza, sakinliğe, tertip düzene çok düşkünseniz bence kedi almakta aceleci olmayın, iyice düşünün taşının. Bir de kedi evde uzun süreler yalnız kalacaksa (3-5 günlük iş seyahatleri gibi) ona da şimdiden bir çözüm bulmak lazım (birkaç günde bir uğrayacak arkadaş vb).
0
orient blue
(06.03.22)
Benim kedi beni sahiplendi aslında. Sokak kedisiydi (ki hala dışarı çıkar) ufak ufak içeri gelmeye başladı. Şimdi zamanının çoğunu benim evde geçiriyor. Ben hep böyle bir sorumluluğun altına giremem diyordum ama bir şekilde girmiş buldum kendimi. İyi ki beni bulmuş diyorum yoksa yalnız yaşarken evden çalışma ile kafayı yerdim.
0
peki madem
(06.03.22)
Tüylere-kumlara tahammülü olmayan biri kedi sahiplenmemeli. Kum büyük ölçüde engellenebilir ama tüy için yapacak pek bişey yok, kurutma makinesi ve dyson süpürge en etkili çözümler bence.

Yiyeceklere atlaması da olağan karşılanmalı, mesela benim kedim elimde gördüğü her şeyi önce kendisi koklamak istiyor. Barkod gibi, bazen o gelmeden ben götürüp koklatıyorum kendisiyle ilgili bişey olmadığını görünce gidiyor. Kokladığı şey etse, ezine peyniriyse, sütse bir damla veriyorum çünkü vermezsem benim yememe müsaade etmez.

Gece aniden uykunun bölünmesine karşı çok titiz-hassas biri de sahiplenmemeli. Benimki önce yatağa sonra pencere kenarına zıpladığı için gecede birkaç kere yastığıma basılmasıyla uyanıyorum. Bazen de sadece sıkıldığı için oyun isteyerek uyandırabiliyor.
0
megalomaniac
(06.03.22)
Ben tam da o bahsettiğiniz, olaya sıcak bakmayan biri olarak kendimi bu durumda buldum. Kardeşim çok istediği için reddedemedim ama şu an idare ediyoruz. Pozitif yanlarını yazmama gerek var mı bilmiyorum ama klasik şeyler, dalaşmak çok tatlı oluyor :))

Ama sorulan negatif yanları için sayayım;
-alerji durumu
Alerjik yapım olduğu için nefes almakta zorlanıyorum bazen, kediyi odaya almamaya çalışıyorum çoğu zaman ama yararı tabii ki olmuyor.
-tüy durumu
Çok tüy döküyor, felaket bir şey. Her taraf tüy. Eğer kıyafetlerinizin çoğu siyah ya da koyu renkse ve kediniz beyazsa bitti... imkanı yok tertemiz kıyafetlerin. Bir de inada yapar gibi gidip koyu renkli kıyafetlerin üzerinde yuvarlanıyor hep. O zamanlar kardeşimle sıkıntı yaşıyoruz :/
-uyku durumu
Bazen bizim ufaklık geceleri uyumuyor, kapılara gelip miyavlıyor kapı cırmalıyor kafa atıyor falan kapıya, çılgın bir şey. Ben odama almadığım için deliriyor genelde. Uyku hassassa çok sıkıntı. Ben bir kere uyanınca bir daha uyuyamayanlardanım :/
-veteriner vs.
Yani üşengeç bir yapınız varsa biraz zorluyor, ben hastaneye hasta olduğumda gitmeyen biriyim, bu arkadaşın sürekli bakımı oluyor. Neyse ki kardeşim ilgili daha çok.
-koku
Bilmiyorum bizim kedide mi var sorun emin değilim ama maması dışında yemek yerse (bizim yaptığımız yemeklere dadanıyor da bazen ehehe) koku yapıyor arkadaşta. Yani oluyor öyle bir kokusu :/

Durumlar az buçuk böyle. Daha bir sürü şey vardır da şu an bunlar aklıma geliyor. Ben bir eve çıkarsam kedi sahiplenir miyim çok emin değilim çünkü temiz olmak, kesintisiz uyumak, rahatça nefes almak vs bence daha önemli ama yalnızlığı paylaşmak için ideal bir arkadaş inkar etmiyorum.
0
susannah delgado
(07.03.22)
(3)

Yeşil pasaport oturum ya da çalışma izni için avantaj mı?

ya ben lan neyse
aslında tam olarak ne işe yaradığını da bilmiyorum. hiç pasaportum olmadı.başlıktaki soru için ne dersiniz?
aslında tam olarak ne işe yaradığını da bilmiyorum. hiç pasaportum olmadı.

başlıktaki soru için ne dersiniz?
0
ya ben lan neyse
(26.08.21)
erasmus vs. nedeniyle yeşil pasaportla oturum izni almaya çalışan çok oldu tanıdık, bir avantajını görmediler benim bildiğim.
0
susannah delgado
(27.08.21)
ekstra bir avantaji var midir bilmiyorum ama erasmus icin giderken benim de uzun donemli kalis icin vize almam gerekmisti. gittigimizde de bordo pasaportlularin yaptirdigi tum islemleri (yabancilar polisi onayi vs.) yaptirmistim, hicbir fark veya oncelik olmamisti.
0
in vino veritas
(27.08.21)
hayır bir ilgisi yok.
yeşil pasaport turistik geziler için (kimi ülkelerde) vize muafiyeti sağladığından avantajlı sadece.
0
rewlack
(27.08.21)
(8)

Kumbarada en fazla ne kadar biriktirdiniz?

asaf
Ne kadar sürede? Ve ne için kullandınız?
Ne kadar sürede? Ve ne için kullandınız?
0
asaf
(26.08.21)
şuan üzerimde taşımaya üşendiğim 5,10,25 kuruşluk demir paraların olduğu kumbara hayatımda biriktirdiğim tek kumbara olabilir muhtemelen 100 lira falan var içinde
0
nahtoderfahrung
(26.08.21)
Butun bozuklari hep kumbaray atarim gun sonunda. Her ay 100-150 cikiyor.
0
floydian
(26.08.21)
Lisedeyken 1senede bir kiloluk kavonozda 200-250 birkirdi. Öğrenci bütçesiyle
Çoğunluk 1lira 50 kuruş
0
coca cola
(26.08.21)
fiziksel kumbara değil de bir kumbara hesabı açtırmıştım. orada 3000 tlye yakın para biriktirmiştim. çıktığım bir gezide harcamıştım.

kumbarada maksimum 200-250 birikiyor. o da günlük ihtiyaçlara gidiyor bir anda zaten.
0
susannah delgado
(27.08.21)
240 birikti.bütünletmedim henüz.
0
since1907
(27.08.21)
ilkokulda 3-4 yılda biriktirdiğimiz paramız vardı. ne kadar olduğunu hatırlamıyorum ama kardeşimle hemen hemen aynı miktardı. paramızı birleştirip bilgisayar almıştık. 20 sene falan oldu.
0
ruh i tibbiye
(27.08.21)
yılbaşından bugüne kadar 183 lira.
0
solskjaer
(27.08.21)
(3 ay) 350 TL - Kulaklık aldım.
(3,5 - 4 ay) 560 TL - Ivır zıvıra gitti.
0
mutekebbir
(27.08.21)
(10)

meze çeşitleri

elma
pratik, kolay hazırlanabilen, şu güzel olur diyebileceğiniz meze ya da salata çeşitleri önerebilir misiniz?teşekkürler :)
pratik, kolay hazırlanabilen, şu güzel olur diyebileceğiniz meze ya da salata çeşitleri önerebilir misiniz?

teşekkürler :)
0
elma
(01.06.21)
humus
haydari
mayonezli kereviz salatası
muhammara
tahinli piyaz
arnavut ciğeri
tarator
babagannuş
0
hooiken
(01.06.21)
pancar salatası yapabilirsiniz.

kırmızı pancarları haşladıktan sonra ince tarafıyla rendeleyin ve yoğurtla karıştırın. ben ekstra bir şey koymuyorum ancak ceviz vs kullananlar var, pratik ve lezzetli oluyor. pancarın tatlı olmasına dikkat edin :)
0
Pertev nail
(01.06.21)
Havuç tarator, Girit ezme ve Haydari favorilerim. Üçü de kolay yapılıyor.
0
etna
(01.06.21)
Cevizli kabak
0
aquarium
(01.06.21)
Hazır közlenmiş patlıcana tahin, zeytinyağı, limon, kimyon, sumak (arzuya göre) ekleyerek birkaç dakika içinde harika bir meze yapabilirsiniz.
0
tingen
(02.06.21)
-kereviz salatası (kesinlikle tavsiye ederim favorim)
-makarna salatası
-kaşarlı mantar
0
susannah delgado
(02.06.21)
Mısırlı semizotu.
Mısırı baharatlarla (kırmızı toz biber, karabiber, pulbiber benim tercih ettiklerim) zeytinyağında kavuruyorsun, semizotunu ayıklayıp bir adet de salatalık doğruyorsun, tuzlayıp yoğurtlayıp (sarımsak opsiyonel kokuya karışmam) en üstüne mısırı döküyorsun.
Çokk güzel oluyor, mısırla semizotu alakasız gelmişti ilk dendiğimde ama gerçekten güzel.
0
somethinginthewayshemoves
(02.06.21)
Deniz börülcesi - Haşla, süz, dikenlerini ayıkla, sirke, limon, zeytinyağı, tuz, biber, bitti.

Brokoli salatası - Aynı
0
Mirket
(02.06.21)
erikli veya çağlalı kuru cacık.
0
irene
(02.06.21)
+1 deniz börülcesi (uğraştırıyor biraz ama değer kesinlikle)

atom (süzme ypğurt üstüne tavada zeytinyağlı ya da tereyağlı kırmızı pul biber ve sarımsak sosu döküyoruz)

semizotu salatası (otları ayıklayıp üstüne limon suyu sarımsak rendesi o kadar )
0
windymimas
(02.06.21)
(3)

sütyen ölçüsüne göre bikini nasıl alınır?

kırmızıayakkabılıgargamel
Bikini üstleri hep M,L,S şeklinde... ben sütyen ölçüsüne göre satın almak istiyorum, bu şekilde satan bir yerler var mı acaba?
Bikini üstleri hep M,L,S şeklinde... ben sütyen ölçüsüne göre satın almak istiyorum, bu şekilde satan bir yerler var mı acaba?
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(30.05.21)
Kom’da 36-38-40 olarak gidiyor. Ben bluz bedenime göre alıyorum 38-M bir problem olmadı şimdiye kadar
Sutyen bedenine göre de yapan vardır ama bu sefer de takımlarda problem olur
0
cilekli pasta
(30.05.21)
Marks&spencer ve h&m sutyen olcusune gore de model satiyor
0
kuehles blondes
(31.05.21)
penti'de de sütyen ölçüsüne göre satılıyor ~
0
susannah delgado
(31.05.21)
(5)

hediye tavsiyesi - cafe

kehanet
yakın bir arkadaşım konsept cafe açtı, yeni nesil (3rd wave coffee shop style) ve istanbul'da güzel bir yerde. giderken hayırlı olsun hediyesi ne götürmemi tavsiye edersiniz?cafe olmasa çikolata, alkol, cupcake, tartolet falan götürürdüm de şu an bunlar pek anlamsız olacak. uygun bir çözüm olmazsa ç
yakın bir arkadaşım konsept cafe açtı, yeni nesil (3rd wave coffee shop style) ve istanbul'da güzel bir yerde. giderken hayırlı olsun hediyesi ne götürmemi tavsiye edersiniz?

cafe olmasa çikolata, alkol, cupcake, tartolet falan götürürdüm de şu an bunlar pek anlamsız olacak. uygun bir çözüm olmazsa çiçek götürsem diyorum, ama ona da pek emin olamadım.
0
kehanet
(15.05.15)
Ortama uygun puzzle yapıp, çerçeveletip, götürebilirsiniz.
0
susannah delgado
(15.05.15)
bi şişe baharatlı rom al git. tezgahın altından kahvesine ekleyip içsin arada mis gibi.
0
gregory
(15.05.15)
boş çerçeve fikri güzelmiş, fakat thörd veyv enstitüsü dükkanın ruhsatını iptal edebilir; yine de başka bir arkadaş için hediye gerekirse aklımda olsun:)
0
🌸kehanet
(15.05.15)
şuradaki mumlar nasıllar?

hollandhousecandles.com
0
dahinnotha
(15.05.15)
teşekkürler @dahinnotha çok havalıymış bu mumlar. bu veya başka bir vesileyle çok güzel hediye alternatifi olur.
0
🌸kehanet
(16.05.15)
(4)

Ankara hakkında sorular

leo1905
1-Çankaya'da nereler gezilir?2-Toplu taşıma kartı nereden alıyorsunuz?
1-Çankaya'da nereler gezilir?
2-Toplu taşıma kartı nereden alıyorsunuz?
0
leo1905
(15.05.15)
1-o birazcık da zevkine bağlı.

2- kalıcı mı geçici mi? Gerçi geçici olanı bilmiyorum ama... Kalıcı olanı metronun altında veriliyordu geçen dönem. Ego uygulamasını indirirsen yardımcı olur o bayağı.
0
susannah delgado
(15.05.15)
1- çankaya çok büyük bir ilçe, ankarada ilçe değil cadde/sokak olarak söylenir. mesela tunalı, tunus, bestekar, nene hatun, reşit galip ya da bahçelide 7, 3, 2 veya 6. cadde. çayyolunda park caddesi gibi.
2- öğrenci kartı alacaksan kızılay, dikimevi veya beşevler metrosuna gitmen gerek. normal kart alacaksan herhangi bir smart banko'dan alabilirsin. iki çeşit banko var büyük olanı kart verir küçüğü vermez.
0
cekilmis gayfe
(15.05.15)
1 e cevap vereyim,

çankayada kuğulu park, seğmenler parkı ve çevresi dışında gezilecek biryer yok.
0
empty bottle
(15.05.15)
tandoğanda anıtkabri gez
ulus hamamönü civarında yemek ye
tunalı hilmide bişiler iç
ankara bitti
0
isimmisimyok
(15.05.15)
(7)

acıkmak

meyve parcacikli kadin
bu saatlerde çok acıkıyorum ya nasıl düzene sokarım bu işi
bu saatlerde çok acıkıyorum ya nasıl düzene sokarım bu işi
0
meyve parcacikli kadin
(15.05.15)
yiyerek :Ç

probis ye :))
0
istebunudusunmemistik0empty
(15.05.15)
iki bardak su iç geçer.
0
kuzey li
(15.05.15)
yemek lazım ya bir şey olmaz, biraz mısır gevreği tok tutar işte. ama kokoreç olacak tabi bu saatte, en temizi!
0
dysbaricosteonecrosis
(15.05.15)
Aciktikca dislerini fircalayabilirsin. Ama ben disimi fircalayip cigkofte bile yerim dersen afiyet olsun.
0
rebellion
(15.05.15)
Bitter çikolata. 1 parçacık.
0
amelie poulain
(15.05.15)
Diş fırçalamak gerçekten işe yarıyor.

Ama bence hiçbir şey yemeden Dayanın. Açlık kRizi atlatılınca bişey kalmıyor.
0
susannah delgado
(15.05.15)
Salatalık.
0
arnold schwarzeneger
(15.05.15)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.